IKEA Etkisi: yaratımında veya oluşumunda yardımcı olduğumuz şeylere daha yüksek değer verme eğilimimiz.
“Ben bu projeye o kadar emek verdim.” dediğimizde yaşadığımız şey.
Sadece işte değil tüm hayatımızda. IKEA’dan aldığımız mobilyayı kurarken, Youtube videolarından bakarak yemek yaparken…
Çaba, zaman, emek verdiğimiz, yaratıcılığımızı kullandığımız şeyleri daha çok seviyoruz, daha çok değer veriyoruz. İşte bu nedenle, kurumlarda yeni bir proje veya değişim, dönüşüm süreci olacak ise, çalışanları başından itibaren süreçlere dahil etmek, fikirlerini almak etkili oluyor. Süreci sahiplenmiş veya “çorbada tuzu olan” kişiler ile süreçler çok daha verimli, hızlı ve etkili ilerliyor.
Özellikle bu aralar evden çalışma modeline temelli olarak geçecek kurumlara verdiğim danışmanlıklarda bunu çok vurguluyorum. Çalışanların fikirlerini söyledikleri, yönetimin de duyduğunu belirttiği, çalışanların karar verme sürecinde dahil oldukları veya dahil olduklarını hissettikleri, "bu şekilde yaparsak daha iyi olabilir", "bu konuda hassasiyet oluşabilir, dikkat edelim" gibi katkılarda bulundukları zamanlarda uyum süreci ve uygulama hem daha keyifli hem de sürdürülebilir oluyor.