Hibrit Çalışmada ALARM

Ne yapıyoruz? Hibrit çalışma modeline geçiyor muyuz? Biz geçtik, sizde durum ne? Evden çalışma devam mı?

Bu aralar kurumsal hayat sohbetlerinde popüler sorular. Benim bu sorulara bir cevabım yok çünkü çalışma modelim belli, ama verilen cevapları dikkatle dinliyorum. Sohbetlere ek olarak, danışmanlık kapsamındaki görüşmelerimde ve şu anda sürdürdüğüm bir akademik çalışma kapsamındaki görüşmelerde hibrit çalışma modeli ile ilgili yönetim ve İK için bir ALARM tespit ettim. Ciddiye alınması gereken bir alarm.

Mart 2020 ve Mart 2021 arası, bir sene boyunca “evden çalışma psikolojisi”, “evde verimli çalışma”, “uzaktan yönetim”, “evden çalışanlar için liderlik” kısaca EVDEN ÇALIŞMA eğitimleri verdim. Yeni işyeri evler oldu. Çalışanlar evlerini, çalışma ortamlarını, hayatlarını işlerine göre düzenledi, hatta yeniden tasarladı. Hazirandan bu yana eğitimlerdeki “ev” kelimesinin yerini HİBRİT aldı. Kabul edelim, artık iş hayatının gerçeği ve geleceği hibrit. Kabul etmekle bitmiyor elbet. Her değişimde yaşandığı gibi hibrit çalışma modeline geçiş sürecinde de zorluklar ve stres söz konusu.

Liderler “Hadi dönüyoruz.” dediğinde ekiplerinden yeterince destek alamıyor. Bazı çalışanlar ofislere dönmek istemiyor, kendilerini hazır hissetmiyor, çekiniyor, korkuyor, günde 2-3 saatlerini trafikte geçirmek veya sağlıklarını riske atmak istemiyor. Orta kademe yöneticiler üst yönetim, İK, ekipleri ve kendi tercihleri arasında gelgitler yaşıyor. Çalışan sayısı yüksek olan kurumlar planlama konusunda zorlanıyor. Deneme yapan kurumlar var, ekim ayında geçiş için planlama yapanlar var, henüz durumu belirsiz olanlar var.

Benim burada ALARM olarak ifade ettiğim, acilen dikkate alınması gerektiğini düşündüğüm durum şu. Deneme yapan ve ekim ayında geçiş için planlama yapan kurumlarda çalışanların çoğunluğundan duyduğum cümle “gelmemizi İSTİYORLAR”. Sadece ve sadece 2 kişiden “hibrit çalışma modeline GEÇİŞ YAPTIK",  "ofise DÖNÜYORUZ” cümlesini duydum. Burada dikkatimi çeken: kullanılan dil. Sadece 2 kişi BİZ dili kullandı. Çoğunluktan “istiyorlar” veya “çağırıyorlar” şeklinde ifadeler gelmesini incelenmesi ve dikkat edilmesi gereken bir ALARM olarak yorumluyorum.

Neden?

“gelmemizi istiyorlar”, “çağırıyorlar” cümleleri kendi takdiri, kontrolü, isteği dışında, zorunluluk, mecburiyet gibi durumları; biz dili olmaması da “biz ve onlar” kavramını çağrıştırıyor. Alarm olarak algılanmayıp üzerinde düşünülmediğinde ilerleyen aylarda, direnç, üretkenlikte düşüş, memnuniyetsizlik, tatminsizlik, işbirliği, iletişim, güven problemleri ile karşılaşma olasılığı yüksek olacaktır.

Ne yapmalı?

  • Üst yönetim, İK ve süreçte rol alan liderlerin hibrit modele geçme nedenlerini yani ofise dönme amaçlarını netleştirip bunu açık ve net şekilde paylaşmaları gerekiyor. “Birbirimizi özledik, beraber kahve içme zamanı, masanız sizi bekliyor” gibi cümleleri bir kenara bırakalım. Yöneticilerin en çok zorlandığı konulardan biri kontrol ve iletişim oldu. Nedenin yani dönüş amacının “kontrol” olduğunu hissettirmek direnci ve olumsuz tepkileri artıracaktır. Sektördeki diğer firmalar geçiş yapmaya başlaması nedenlerinizden biri olmamalıdır.  Nedeniniz işbirliğini, mutluluğu, koordinasyonu, üretkenliği vb. artırmak olmalıdır. İstatistiklerden, araştırma sonuçlarından yararlanabilir, hikayeleştirebilir, vaka tasarımları yapabilirsiniz. Çalışanlar evdeki esnekliği, rahatlığı terk edip ofise dönme amaçlarını bilmek isterler.
  • Hibritin tanımını netleştirmek gerekiyor. İşyeri, çalışma ortamı dendiğinde çalışanlar nasıl bir tanım yapıyor? 1 yıl boyunca yeni çalışma ortamımız evimiz dedik durduk. Şu anda birincil olarak işyeri tanımı ofis mi, ev mi? Çalışanların çoğunluğunun tanımı önemli. Eğer ofis ise hibrit modele geçiş süreci daha rahat sürdürülebilir. Eğer ev ise, farklı bir yapı tercih etmeniz gerekebilir.
  • Üretkenlik, odaklanma, performans, motivasyon… Sırf ofise gelmiş olmak, yerinde oturuyor, çalışıyor görünmek için ofise dönüş olmaz. Kabul edilebilir bir şey değildir. İşte varolamama (presenteeism) benim deyişimle “ben aslında yoğum sendromu” (buraya tıklayarak detaylı öğrenebilirsiniz) istediğimiz bir durum değildir. Çalışanlar verimli çalışamıyorsa, konsantrasyonlarını sürdüremiyorlarsa, isteksizlik, moral, motivasyon düşüklüğü var ise ofiste olmanın bir anlamı yoktur, olumsuz etkileri vardır. Modeli revize etmek gerekir.
  • Son olarak hangi tür hibrit çalışmanın size uygun olduğunu seçmeniz gerekir. Benchmark yapmak yeterli değil. Her kurumun dinamiği farklıdır, çalışan profili farklılık gösterir. Hibrit tanımınız, çalışanların tercihleri, öncelikli projelerinizi göz önünde bulundurarak uygun hibrit düzenlemeyi seçmelisiniz.

 

Düşüncelerinizi ve deneyimlerinizi merak ediyorum,  paylaşımlarınızı bekliyorum: info@nilmadi.com

Paylaş: