Şirketlerde rastlıyoruz “biz bir aileyiz”, “X ailesinin başarısı” gibi ifadelere. Hatta ofislerde duvarlarda görseller bile oluyor, haberlerde CEO, genel müdür veya üst düzey yöneticilerin röportajlarında da karşılaşıyoruz: “çünkü biz bir AİLEYİZ”.
Önceden hoşuma gidiyordu biz bir aileyiz konsepti. Ait olma, birliktelik, beraberlik, dayanışma, bütünlük gibi kavramları çağrıştırıyordu ama üzerinde biraz düşününce bu mesajın sağlıklı ve etkin bir mesaj olmadığı kanısına vardım. Hatta tehlikeli olduğunu bile düşünüyorum. Neden mi?
Çünkü…
- Ailede deyince anne, baba ve çocuktan bahsederiz, yani ebeveyn ve çocuk rollerinden (anneanne, dede gibi büyükler de vardır ama biz yine de çekirdek aileden ilerleyelim). Şirkette “biz bir aileyiz” dendiği zaman bir kısmımız ebeveyn rolünü bir kısmımız da çocuk rolünü üstleniyor anlamına geliyor. Ebeveyn rolündekiler yöneticiler olabilir, çocuklar astlar veya işe yeni başlamış olanlar olabilir. Farklı senaryolar da söz konusu olabilir ama bir işyerinde ebeveyn-çocuk rolleri var ise orada tehlike var demektir.
- Ailede kan bağı vardır. İş hayatında yoktur. Aynı soyadını taşımazsınız. Bağlılığın türü farklıdır. (Aile şirketleri, aynı işyerinde çalışanlar akrabalar olabiliyor elbette – bence en “zor” şirketler aile şirketleridir- sınırlar baştan belirlenmediğinde ve iletişim etkin şekilde yönetilemediğinde nepotizm (akraba kayırma), yıkıcı ve sık çatışmalar, yüksek turnover gibi olumsuz durumlarla karşılaşılabiliyor-bunu da belirtmiş olayım)
- Şirketle ve çalışma arkadaşlarınızla bağınız geçicidir. İstifa edebilirsiniz, işten çıkarılabilirsiniz veya birilerini işten çıkarabilirsiniz. Çalışan veya işveren olmanın başlangıcı ve sonu vardır. Ailenizde ise kimseyi aileden çıkaramazsınız, evlatlıktan, ebeveynlikten, ablalıktan veya dedelikten istifa edemezsiniz. Aile ile bağınız geçici değildir.
- Ailede çıkar ilişkileri yoktur. İşveren ile çalışan arasında bir sözleşme vardır ve bu sözleşme çift yönlüdür. Evde yaptığınız işler veya sağladığınız katkı sonucu maaş veya prim almazsınız. Başka bir ailedeki imkanlar daha iyi diye ailenizi bırakıp öteki ailenin evine taşınmazsınız.
- Ailede performans standartları veya başarı göstergeleri yoktur. Aile ilişkileri dinamiktir. Aile hayatında başarılı olmak, başarılı bir baba olmak için 10 yetkinlik gibi kitaplara rastlamamışsınızdır. Genelde “iyi bir baba olmak için…”, “mutlu bir aile yaratmak için…” gibi başlıklar görmüşsünüzdür.
- Kurumlar birbiriyle rekabet eder. Pazarda lider olmak, payını artırmak için çalışmalar yapılır. Kurumların içerisinde de çalışanlar birbiriyle rekabet içerisinde olabilir. Aile iseniz neden birbirinizle rekabet edesiniz? Neden başka ailelerle rekabet içinde olasınız?
Bu açılardan bakınca “biz bir aileyiz” ifadesinin çok uygun olmadığı fikrine vardım. Evet, güven, sadakat, huzur, birlikteliğin olduğu bir ortam algısı yaratmak için güzel bir başlangıç olarak görülebilir ama bence uygun değil. Onun yerine sadece “biz”, “hepimiz”, “ekipçe”, “birlikte” kelimelerinin vurgulanmasını, metinlerde biz dili ile hitap edilmesini önerebilirim. Özellikle de bu aralar iş ve özel hayat dengesini sağlamakta zorlanılıyorken, aile konseptini kullanmamakta fayda olduğuna inanıyorum.